KONYA’NIN EN YOKSUL İLÇESİ DERBENT - Fahrettin ALİŞAR

KONYA’NIN EN YOKSUL İLÇESİ DERBENT

Fahrettin ALİŞAR

Geçen hafta kısa adı DERKAD olan, Derbent Eğitim ve Kalkınma Derneği’nin düzenlemiş olduğu, “Derbentli olmak” konulu konferansı vermek üzere Derbent’te idim. Konferansın konusu özellikle “Derbentli olmak” olarak seçildi. Çünkü Derbent; işsizlik nedeniyle sürekli dışarıya göç veren, göç verdiği beyinlerin asla “Derbentli” olamadığı küçük bir ilçe. İlçe halkının; ilçe olmasına rağmen “köy” adını bir türlü unutamadığı, yoksulluğun bıraktı izlerden olsa gerek.

Konya’nın unutulan ilçesi olan Derbent; son yıllarda üniversitelere öğrenci veremeyerek veya bir iki öğrenci vererek, eğitim konusunda da Konya’nın çok gerisinde kalan bir ilçe. Oysa Derbent; uzun yıllar Türkiye’nin gözde üniversiteleri olan ODTÜ, bir çok Tıp Fakültesi, Kara Harp Okulu, GATA gibi üniversitelere derece ile öğrenci gönderebilen bir belde idi.

Derbent; Cihan Devleti Osmanlı’nın kurduğu muhteşem “Derbent Teşkilatları”ndan ismini alan; tarihi, kültürü, yetiştirdiği İslâm âlimleri ve özellikle doğal süt ürünleri ile Konya’da iz bırakmış bir ilçedir.

Derbent; gölet ve yol yapımı hariç, hemen hemen hiç kamu yatırımı alamamış, Türkiye’deki ender ilçelerden biridir.

Derbent’in ekonomik durumu ve kişi başına düşen gelir ile ilgili rakamları geçen haftaki yazımda vermiştim.

Derbent gelişmişlik sıralamasında; Türkiye’nin 858 ilçesi içerisinde, 692. sırada yer almaktadır. Yine gelişmişlik sıralaması itibariyle Konya’nın 28. sırasındadır.

Derbent’te kişi başına düşen gelir 540 dolardır. Kişi başına gelir açısından, Konya’nın 28. ilçesidir.

Devlet İstatistik Enstitüsü verilerine göre; kişi başına gelir 2004 yılında 477 dolar iken, Alişar, Dereağzı ve Çiftliközü göletlerinin yapımı ile sulu tarıma geçilmiş ve bu rakam 510 dolara yükselmiştir.

Bu rakam Derbent’in oldukça yoksul bir ilçe olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.

Derbent’in bu yoksulluk zincirini kırması için ne yapılmalıdır? Bu konudaki görüşlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum:

1. Derbent’te acilen kooperatifleşme veya birlik oluşturma yoluyla “et entegre tesisleri” kurulmalıdır. Derbent’teki et ve süt ürünleri doğaldır. Çünkü Derbent’in temiz yayla ve meralarındaki otlak alanlar, büyükbaş ve küçükbaş hayvanların beslenmesi için yeterlidir.

2. Derbent’e yine kooperatifleşme veya birlik yoluyla “süt fabrikası” kurulmalıdır. Derbent ve çevresinde üretilen süt kapasitesi, bu fabrikayı ayakta tutmaya yeterlidir. Derbent’te kooperatifleşme yoluyla kurulan “Der-Süt” profesyonellikten oldukça uzaktır. Derbent’in lezzetli doğal sütü ve süt ürünleri, gerekli tanıtımdan sonra Konya’da, Türkiye’de ve yurt dışında rekabet edebilecek kalitededir. Derbent’in kendine özgü süt ürünleri olan “tuluk peyniri” ve tereyağının kalitesi, standartların oldukça üstündedir.

3. Derbent’te “Derbent Dokuma Birliği” kurulmalıdır. Derbent’in dokumaları meşhurdur. Selçuklu halılarında bulunan motiflerden izler taşıyan Derbent halılarında; elibelindekız, çengelli baklavalar, deveboynu, çakmak, kertik, akıtma, gaymalı direk, yaba, ok-yay, okbaşı, kazayağı, koçboynuzu, gelinağlatan, gelinçatlatan, kabirtaşı motifleri kullanılır. Bu halıların seri üretim ve pazarlaması için kooperatif veya birlik kurulmalıdır. Derbent dokumaları ülke çapında, sahasında rekabet edebilecek kalite ve özelliğe sahiptir.

4. Derbent’te yapımı biten göletlerle birlikte sulu tarıma geçilmiş, sebze ve meyvecilikte bir kıpırdama başlamıştır. Bunun profesyonelce yapılabilmesi için depolama, paketleme ve meyve suyu fabrikası girişimlerine acilen başlanılmalıdır. Başlamak bitirmek demektir. Bu sahada da kooperatifleşme veya birlik oluşturma yapılabilir. Bu konuda yerel yönetimce, güçlü bir sermayenin teşviki de sağlanabilir.

5. Derbent; Konya’da keşfedilemeyen müthiş bir dağ turizmi alanıdır. Dağ turizminin tanıtımı, özellikle Aladağ’da yapılacak bir kayak merkezi, Konya için büyük bir fırsattır.

6. Derbent’e acilen bir “Yüksekokul” açılmalıdır. Beraberinde kurulan bir öğrenci yurdu, bu yüksekokulu tamamlayacaktır.

Kamu yatırımlarından mahrum bırakılan Derbent’in makûs talihi, ancak kooperatifleşme ve birlik oluşturma yoluyla yenilebilecektir. Çünkü kamu yatırımı için yeterli “Derbent lobisi” mevcut değildir.

Hiç yorum yok:

FAHRETTİN ALİŞAR

FAHRETTİN ALİŞAR


1963 yılında Konya'nın Derbent İlçesi'nde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Derbent ve Konya'da, yüksek öğrenimini G.Ü. Eğitim Fakültesi'nde tamamladı. A.Ü.de lisansüstü eğitimini (mastırını) bitirdi. Yüksek lisans tezini "Türk Memur Sendikacılığının Örgüt Yapısı ve Model Yaklaşımı" konusunda hazırladı.
Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde 17 yıl öğretmenlik ve idarecilikten sonra, Başbakanlık Müşavirliği görevine atandı. 3 yıl Devlet Bakanı Danışmanı olarak görev yaptı. Daha sonra Başbakanlık ÖZİ'ye uzman olarak atandı. Halen bu görevine devam etmektedir.
Mersin'de görev yaptığı yıllar; İçel halk kültürünün araştırılması ve yazılı hale getirilmesi amacıyla, bölgede derleme çalışmaları yaptı. Derlemelerini İçel Kültürü Dergisi, Erciyes Dergisi, Güneyde Kültür Dergisi, Millî Kültür Dergisi ve Millî Folklor Dergisi'nde yayınladı.

10 yıl süreyle Mersin'de, İçel Kültürü Dergisi'nin çıkarılmasına katkıda bulundu.
TRT GAP Televizyonu'na, KKTC Çocuk Oyunları ve İçel Çocuk Oyunları'nı hazırladı ve bu programların danışmanlığını yaptı.
Birçok dergi, bülten ve gazetede; halk bilimi, eğitim ve kamu sendikacılığı konularında araştırma ve makaleleri yayınlandı. Yine birçok yerel ve genel televizyonda bu konularda televizyon programlarına konuşmacı olarak katıldı.
Ahmet Yesevi Üniversitesi Ankara temsilcisidir.
Türkiye Yazarlar Birliği, İLESAM ve Türk Folklor Araştırmaları Kurumu üyesidir.

YAYINLANMIŞ ESERLERİ

· İçel Çocuk Folkloru
· KKTC Çocuk Folkloru
· DERBENT
· ÇİĞİL TÜRKLERİ ve AŞAĞIÇİĞİL
· Nefsimize Zor Gelen Yazılar
· Kamuda Görevde Yükselme Kitabı (GYS)
· Konya Çanakkale Şehitlerimiz
· Derbentli Şehitlerimiz

YAYINA HAZIR ESERLERİ

·Konya Yer Adları, Yerleşik Bulunan Oymak, Cemaat ve Aşiretler
·Türk Memur Sendikacılığının Örgüt Yapısı ve Model Yaklaşımı (Tez Konusu)

falisar@mynet.com