OPORTÜNİST YAZARLAR
Fahrettin ALİŞAR
Ülkemizin gündemde bugünlerde “açılımlar” var. Ancak gündemi oluşturanlar; eskinin Marksist militanları, günümüzün köşeli yapı bozumcu oportünist aydın yazarlarından başkası değil. Ancak toplumun bu oportünist yazarların demokrasi ve insan hakları palavralarına karnı tok!
Ancak oportünist yazarların “Kürt açılımı” konusundaki, anayasal, siyasi, hukuki ve idari değerlendirmeleri karşısında, milli yazar ve aydınların suskunluğu da son derece düşündürücü!
Osmanlı Devleti, etnik derneklerin birer siyasi organizasyon halini alması ile kısa sürede dağılma sürecine girdi. Bu etnik dernekleri bir veya birkaç büyük devlet dışardan destekledi. Gerekçe hep aynı idi; “kardeşlik, hürriyet, eşitlik!” Bu dernekler önce dil dahil kültürel haklarını aldılar. Ardından bölünme ile ilgili emellerini gerçekleştirdiler.
Bugün Yunanistan’ın elinde olan bütün topraklar; “Etniki Eterya” adlı Yunan derneği tarafından, Türkler’in elinden alınmıştır. Bugün PKK aynı roldedir.
Türkiye en son Kuzey Irak’a 2007 yılında büyük bir operasyon gerçekleştirdi. Güya ABD’nin istihbarat desteğinde yapıldı. Bu operasyonda kayda değer bir sonuç alınamadı. PKK terör örgütünün lideri konumundaki Murat Karayılan, Londra’da yayınlanan Şarkut Avsat Gazetesi’ne verdiği demeçte aynen şunları söylemiştir:
“-Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 2007 yılından itibaren Kuzey Irak’a yaptığı operasyonlarından kendimizi, ABD ve İsrail’in sağladığı istihbarat sayesinde koruduk.”
Meğer ABD asıl istihbaratı bize değil PKK’ya sağlamış, PKK’ya sağlanan bu istihbaratta İsrail de yardımcı olmuşta, bizim kamuoyumuz bunu fark edememiş!..
Bu demeç bile bize, bu gizli işbirliğini ve sözde “Kürt açılımını” kimlerin gündeme pompaladığı, AB(D)-İsrail Koalisyonu adına Türkiye’de hangi yazarların gündem oluşturmaya çalıştığını açıkça göstermektedir.
Teşhisi doğru koyalım. PKK’ya değil, PKK’nın arkasında olanlara bakalım. AB(D) ve İsrail’in “Barış Gönüllüleri” adıyla yıllardır bu bölgeye fitne tohumları ektiğini, ayrılıkları öne çıkarma çabası sarf ettiklerini görelim. Bugün PKK’nın kullandığı mayınları bunların verdiğini bilelim.
Daha birkaç yıl önce İsrail’li Bakan ne demişti? “Türkiye’nin belli bir parçası ilgi alanımız içindedir!” Yani İsrail bayrağındaki haritayı hatırlatmıştı.
ABD-İngiltere-İsrail Koalisyonu’na ait şirketlerin katkısı ile IMF-Dünya Bankası yasalarının bir bir Türk parlamentosundan geçirilmesi ve bir nevi Türk ekonomisinin işgal altına alınması hep bu çalışmaların bir parçası değil mi?
Hem Türk hem Kürt kardeşlerimize sesleniyorum! Oportünist yazarların gösterdiği yol, AB(D)-İsrail Koalisyonu’nun gösterdiği yoldur. Aklımızı başımıza alalım!
Bizim yolumuz Ahmet Yesevi’nin, Şah-ı Nakşıbendi’nin, Hacı Bektaş-ı Veli’nin, Gül Baba’nın, Karaca Ahmed’in, Sarı Saltuk’un izledi yoldur. Bu yol Anadolu’yu “vatan” yapan yoldur. Gül Baba Macaristan’a nasıl gitti? Karaca Ahmed İstanbul’u, fetihten önce nasıl fethetti? Sarı Saltuk, Balkanlar’ı fetihten önce nasıl fethetti?
Gidilen yol, insana, ferdi iradeye sahip olması öğretmelidir. Ferdi irade, bir başka iradenin tahakkümü altına, bizzat insanın kendisi tarafından konulursa, orada “milli irade” kalmaz. Milli irade kalmayınca “devlet” olmaz. Devlet kalmayınca, inancını yaşama ortamı, namus, şeref de kalmaz.
Türk’ün de, Kürd’ünde ortak çözümü, yeni nesilleri kaynağını kendi varlığından alan ortak hedeflerde buluşturmaktır.
Öyle ise gözümü açalım ve bize AB(D)-İsrail Koalisyonu’nun yolunu gösteren, içimizdeki oportünist yazarlara gerekli cevabı verelim!
Berat Kandiliniz mübarek, tövbe ve dualarımız kabul olsun..
Pengertian Dari Flora
-
[image: Pengertian dari flora]
Pengertian dari flora
Pengertian flora dan fauna secara sederhana flora adalah tanaman dan fauna
adalah hewan. Sementara pe...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder