BÜYÜK TARİHİN, DİRİ EVLÂTLARINA ÇAĞRI
Fahrettin ALİŞAR
falisar@mynet.com
İngiltere Kraliçesi Elizabeth, geçen hafta Türkiye’yi ziyaret etti. Bu tam bir ziyafet ve ziyaret şöleni içinde gerçekleşti. Ziyarete olağanüstü kerametler atfedildi. Soros beslemeli kalemlere göre, bu yaşlı kadın; Türkiye’yi kolundan tutacak ve AB’ye üye yapacak! Bu tür yazılara yabancı değiliz. Bir süre önce Türkiye’yi ziyaret eden Papa ve Bush geldiğinde de bu tür anlamlar yüklendi.
İhtiyar kadının gelmesiyle, sanki bir seferberlik ilân edildi. İhtiyar kadın da hakkını verdi! Ayakkabılarını çıkarıp, camiye girdi ve saygıyla(!) Kur’an dinledi. Bizim “Soros beslemeli kalemler” bu rutin olaya o denli anlamlar yüklediler ki, neredeyse Kraliçe’yi hidayete erdiriverdiler.
Soros beslemeli kalemler, bu ülkede kamuoyu oluşturabiliyorlar. Çünkü yönlendirilebilen bu kamuoyu; uzun yıllar, plânlı bir şekilde kökünden, tarihinden koparıldı. Gayri millî eğitim sayesinde “millî kimliğini” kaybetti.
Türk tarihinde cereyan eden olaylara bir bakarsak; bu ihtiyar kadının neden camiye gittiğini, camiye girerken neden ayakkabılarını çıkardığını hemen anlarız. Bu kadının kim olduğunu, neden Türkiye’yi ziyarete geldiğini doğru bir şekilde yorumlarız.
Tarihin sayfalarını karıştırırsanız, taktik gereği; Napolyon’un “İslâm Mücahidi”, casus Lawrence’in bir Müslüman, hem de bir “Şıh” olarak takdim edildiğini, tozlu raflardaki gazete köşelerinde görürsünüz.
Peki bu ağır ve çok özel ihtiyar kadın, Kraliçe Elizabet kimdir?
Bu kadının babası Prens Philip’ti. Prens Philip’in babası da Yunanistan ve Danimarka Prensi Andrew’di. Sakarya Meydan Muharebesi’nde, Yunan 2’nci Kolordusu’nun başında o vardı. Yani İngilizlerin Anadolu’ya sürdükleri Yunan 2’nci Kolordu Komutanı Andrew idi. 22 gün, 22 gece devam eden ve kahraman Anadolu Mehmetçiği karşısında, 30 Ağustos 1922’de, Yunan Ordusunun perişan olup kaçtığı Yunan Ordusu’nun komutanı O idi.
Bu bozgun üzerine, Yunan 2’nci Kolordu Komutanı Andrew; Yunanistan Devrim Mahkemesi’nce idama mahkûm edildi. Hemen İngiltere devreye girince, Andrew Paris’e sürgün edildi.
Bu ihtiyar kadının Türkiye ve Anıtkabir’i ziyareti ile ilgili olarak, The Times şunları yazdı:
“-Anıtkabir’de yatan adam, sadece Türkiye’nin kurucusu değil, O, Prens’in babası Andrew’i yenen komutandı. Kraliçe Elizabeth Majesteleri’nin ilk ziyaretini Anıtkabir’e yapması uygun olmadı!”
Biz tarihi olayları unuturuz ama onlar unutmazlar! The Times’in yorumu bunu göstermiyor mu?
İngiltere’nin yüz yıl önce Türkiye’ye biçtiği misyon ortadadır. Türkiye’nin bugün karşı karşıya kaldığı, hemen hemen bütün sorunların altında mutlaka “İngiliz politikası” daha doğrusu “İngiliz fitnesi” vardır. Hatay, Kerkük-Musul, Batı Trakya, 12 Adalar, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki terör, gibi geçmişte ve günümüzdeki sorunların hepsi “İngiliz fitnesi”nin eseridir.
İngiltere Dışişleri Bakanı diyor ki:
“-Kürtler, İngiliz politikasının bir çocuğudur!”
Bundan daha açık sözlülük olur mu? Türkiye’de “ayrılıkları öne çıkaran” İngiliz politikasının en iyi örneği.
Londra Belediye Başkanlığına eski İngiliz Muhibbiler Cemiyeti Üyelerinden Ali (Artin) Kemal’in torunu seçildi. Bu haber Türk medyasında, Ali Kemal türü köşe yazarları tarafından bir zafer havası içinde verildi. İçimizdeki Artin Kemaller (Birandlar, Barlaslar, Çandarlar, Cemaller) de bu haberi; süslü, boyalı cümlelerle yorumladılar.
Londra Belediye Başkanlığına seçilen Ali (Artin) Kemal’in torunu Boris Johns’un rakibi Linvingstone, Londra’daki bir Türk mahallesine yaptığı gezide, bir Türk kahvesindeki Atatürk posterini göstererek:
“-Bu adamı tanıyor musunuz? Bu adam; bizim atalarımızın para ve mevkii ile satın aldığı, Boris Johnson’un dedesinin, ihanet ettiği adamdır!”
Yani Ali Kemal’in torununun rakibi diyor ki; Millî Mücadele yıllarında, İngilizler Ali Kemal’i, para ve mevki ile satın aldılar ve Kuvayı Milliye Hareketi’ne karşı kullandılar.
Bundan daha açık bir ifade nasıl olabilir?
Sonuçta Johnson, Londra’da Belediye Başkanı oldu. İngiliz medyası bunu iyi servis ederek bir altyapı oluşturdu. Ve Londra Belediye Başkanı seçtirdi.
Ne hikmetse bugünlerde, Sakarya’da Mehmetçikle savaşan Prens Andrew’in torunu revaçtadır. Çünkü bunların yerli işbirlikçileri, kendilerine plânlı bir şekilde hazırlanan ortamı iyi kullanıyorlar.
Büyük tarihin diri evlâtları! Sömürgeleştirilmiş kafaları, yabancı muhibbiler ve ecnebilerin çıkarlarını, kendi çıkarlarına ayarlamış olanları yenmeyi, mutlaka ama mutlaka “demokratik düzen” içerisinde başarmak zorundasın! Ya başaracaksın, ya da çok acı çekeceksin çok!..
Pengertian Dari Flora
-
[image: Pengertian dari flora]
Pengertian dari flora
Pengertian flora dan fauna secara sederhana flora adalah tanaman dan fauna
adalah hewan. Sementara pe...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder