KÜRESEL ALIŞ-VERİŞ ÇILGINLIĞININ TÜRKİYE’YE İHRACI

KÜRESEL ALIŞ-VERİŞ ÇILGINLIĞININ TÜRKİYE’YE İHRACI

Fahrettin ALİŞAR
falisar@mynet.com

Türkiye’de kredi kartı sayısı 45 milyona yaklaştı. Olmayan parayı harcamaya ve borç almaya alıştırılan Türk halkı, yabancıların ilgi odağı haline geldi. Kart başına kârın, ABD’den bile yüksek olduğu ortam; iştah kabartacak noktaya gelince, yabancılar Türk Bankacılık sektörünü adeta istila etti.
Türkiye’de kredi kartı borçları; 5 yıl öncesi düzeyinin 6 katı artıp, 18 milyar dolara çıktı.
Açık söyleyelim! Türkiye’de bilinçli olarak; bir “kültür değişimi” yaşatılarak, kredi kartı kullanımı yaygınlaştırılmıştır.
Amerikan New York Times Gazetesi, Pazar günkü sayısında; “Borçlanma ve Dünya Ekonomisi” başlıklı yazısında, bu konuyu manşetine taşıdı ve aynen şu başlıkları attı:
“-Türkiye’de Borç Tuzağı!”, “Türkiye’de Kredi Kartları Yaygınlaşıyor ve Bir Kültür Değişimi Yaşanıyor!”
Gazete bu manşetin devamında şunları yazdı:
“-Borç tuzağındaki Türkiye, 2003 yılında Güney Kore’de yaşanan ‘ulusal kriz’e benzer bir tehlike ile karşı karşıya. Kredi kartı borçları, son beş yılda altı kat artarak 18 milyar dolara yaklaştı. Bu konuda Türkiye’de bir kültür değişimi yaşandığı kesin. Türk Bankacılığında, kredi kartlar konusunda aşırılıklar olduğunu kabul etmek lazım.
Bugün Türkiye’de yaşanan tam bir küresel alış-veriş çılgınlığıdır. Halen dünyadaki 3.57 milyar kredi kartından üçte ikisinden fazlası, ABD’nin dışında, Türkiye gibi kültür değişimi yaşatılan ülkelerde. Küresel alışveriş çılgınlığı Visa ve MasterCard’ı Wall Street Harikaları haline getirdi. Visa, geçen Mart ayında ABD tarihinin en büyük hisse arzını tamamladı. MasterCard hisseleri de halka açıldığı 2006 yılından bu yana, yüzde 500’e yakın değer kazandı. Asıl yüksek kâr olanakları ABD’nin dışında bulunmaktadır. En kârlı ülkelerin başında Türkiye gelmektedir. Kredi kartları ‘sofistike olmayan tüketicilere’ verilmesi sonucunda, insanlar borç batağına saplanmaktadır. Türkiye’de, 2003 yılında ödenemeyen kredi kartları sonucunda ulusal bir krize giren Güney Kore’ye benzer bir kriz, kapının önünde!”
Küresel sermaye sahiplerinin, Türkiye’de oluşturmaya çalıştıkları; olmayan parayı harcamaya ve borç almaya alıştırılan bir Türk toplumu tipi nihayet başarıldı.
Bu; küresel sermaye sahiplerinin Türkiye’de oluşturduğu bir sistemin adıdır. Bir kültür değişim projesidir. Bu proje başarı ile sonuçlanmıştır.
Olmayan parayı harcamak, sürekli borç almaya alışmak, üretmeden sürekli tüketmek, bir alış-veriş çılgınlığıdır. Küresel sermaye sahipleri; bu küresel alış-veriş çılgınlığını, Türkiye’ye ihraç etmeyi başarmışlardır.
Bankacılık sektörümüz bundan dolayı istilâ edilmiştir. Bugün gelişmiş ülkelerin bankacılık sektöründeki yabancı sermaye payı % 11’i geçmez iken, Türkiye’de bu oran % 60’lara dayanmıştır.
Bazı Ülkelerin Bankalardaki Yabancı Payı Şöyledir:

İtalya Yüzde 8
Almanya Yüzde 5
İspanya Yüzde 10
Hollanda Yüzde 11
TÜRKİYE Yüzde 60
Küresel sermaye sahiplerinin çevirdiği binbir dolap ile, ülkemizde yabancı sermaye hareketinin önü açılmış, bu sermayenin kontrolü de iyice zorlaştırılmıştır.
Bankacılık sektöründeki bu yabancı sermaye; bizim gibi ülkelerde, istediği zaman “kriz” oluşturacak güce çoktan ulaşmıştır.
Bugün ülkemizi tehdit eden en önemli unsurlar; cari açık ve yabancıların kontrolündeki sıcak para akışıdır.
Türkiye; cari açık, sıcak para, borsa spekülatörlüğü, milli varlıkları ele geçirme ve borçlandırılma silâhları ile “ekonomik ve siyasi” ablukaya alınmış, böylece tuzağa düşürülmüştür.
Türk Halkı; oluşturulan bir sistem dahilinde, olmayan parayı harcamaya ve borç almaya alıştırılmıştır. Bu “küresel alış-veriş çılgınlığının Türkiye’ye ihracı” neticesinde sağlanmıştır.
Bu tuzaktan kurtulabilmek için, önce içimizdeki “sistem sülükleri”nden kurtulmak gerekir.

Hiç yorum yok:

FAHRETTİN ALİŞAR

FAHRETTİN ALİŞAR


1963 yılında Konya'nın Derbent İlçesi'nde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Derbent ve Konya'da, yüksek öğrenimini G.Ü. Eğitim Fakültesi'nde tamamladı. A.Ü.de lisansüstü eğitimini (mastırını) bitirdi. Yüksek lisans tezini "Türk Memur Sendikacılığının Örgüt Yapısı ve Model Yaklaşımı" konusunda hazırladı.
Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde 17 yıl öğretmenlik ve idarecilikten sonra, Başbakanlık Müşavirliği görevine atandı. 3 yıl Devlet Bakanı Danışmanı olarak görev yaptı. Daha sonra Başbakanlık ÖZİ'ye uzman olarak atandı. Halen bu görevine devam etmektedir.
Mersin'de görev yaptığı yıllar; İçel halk kültürünün araştırılması ve yazılı hale getirilmesi amacıyla, bölgede derleme çalışmaları yaptı. Derlemelerini İçel Kültürü Dergisi, Erciyes Dergisi, Güneyde Kültür Dergisi, Millî Kültür Dergisi ve Millî Folklor Dergisi'nde yayınladı.

10 yıl süreyle Mersin'de, İçel Kültürü Dergisi'nin çıkarılmasına katkıda bulundu.
TRT GAP Televizyonu'na, KKTC Çocuk Oyunları ve İçel Çocuk Oyunları'nı hazırladı ve bu programların danışmanlığını yaptı.
Birçok dergi, bülten ve gazetede; halk bilimi, eğitim ve kamu sendikacılığı konularında araştırma ve makaleleri yayınlandı. Yine birçok yerel ve genel televizyonda bu konularda televizyon programlarına konuşmacı olarak katıldı.
Ahmet Yesevi Üniversitesi Ankara temsilcisidir.
Türkiye Yazarlar Birliği, İLESAM ve Türk Folklor Araştırmaları Kurumu üyesidir.

YAYINLANMIŞ ESERLERİ

· İçel Çocuk Folkloru
· KKTC Çocuk Folkloru
· DERBENT
· ÇİĞİL TÜRKLERİ ve AŞAĞIÇİĞİL
· Nefsimize Zor Gelen Yazılar
· Kamuda Görevde Yükselme Kitabı (GYS)
· Konya Çanakkale Şehitlerimiz
· Derbentli Şehitlerimiz

YAYINA HAZIR ESERLERİ

·Konya Yer Adları, Yerleşik Bulunan Oymak, Cemaat ve Aşiretler
·Türk Memur Sendikacılığının Örgüt Yapısı ve Model Yaklaşımı (Tez Konusu)

falisar@mynet.com